Yandaşlıkta sınır tanımaz sendikaların, emekçilere yaşattıkları yoğun hak kayıplarını maskelemek için komedi filmlerine konu olabilecek, sendikal mücadeleye yakışmayan girişimleri sürüyor.
Öncelikle Kamu çalışanları arasına, en az yüzde 1 üyeye sahip sendikaların üyelerinin toplu sözleşme ikramiyesi almasını öngören kanun teklifinde payı olan herkese Anayasa Mahkemesinin verdiği karara uymak zorunda olduklarını hatırlatmak istiyoruz.
Anayasa Mahkemesinin kararına, hukuka, sendikal mücadeleye, eşitlik ilkesine, evrensel insan haklarına aykırı olduğunu anlamak için zeka seviyesine bile gerek yok. Buna rağmen TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda “vergi torba teklifin” görüşmeleri sırasında baraj şartının yeniden torbaya eklenmesinin açıklaması nettir. Kamu emekçilerinin devasa hak kayıpları karşısında şahsi ve siyasi çıkarlarını öne çıkarmaktan çekinmeyen sarı sendika tavrıdır.
TÖS olarak tüm kamu emekçilerine açık çağrımızdır: Bu barajcı, yasakçı, yasa tanımaz zihniyete karşı hep birlikte ayağa kalkmalıyız. Emekçiler arasında ayrımcılık yapmayı varoluş nedeni yapan bu çağdışı zihniyete karşı mücadelede birlikte olmalıyız. Tüm kamu çalışanları adına, sendikal örgütlenmeye set çekmeye çalışan odaklara karşı birlikte ve kararlı bir mücadele kardeşliği sergilemeliyiz.
Bunun ilk adımı olarak, 22 Temmuz’da Uluslararası Çalışma Örgütü ILO Ankara Ofis önünde, mücadele birliği yaptığımız Kamu Sendikaları Platformu olarak bir basın açıklaması yaptık. Ofis başkanı ile görüşerek, ILO’nun varoluş amacına uygun bir tutumla, çalışma barışını yok etmeye çalışan sarı sendika hegemonyasına karşı göreve çağırdık.
Kamu Sendikaları Platformunun etkin bir bileşeni olarak 24 Temmuz’da CHP Grup Toplantısına katıldık. CHP genel başkanı Özgür Özel’i TBMM deki makamında ziyaret ettik.
